Bugün: 26 Nisan 2024 Cuma
Favorilerime Ekle | Künye | Reklam
Ana Sayfa | İnsan Kaynakları
Print Al

Manevi tazminat davalarında flaş gelişme

16 Ocak 2021 Cumartesi::

Yargıtay, kişilik haklarına saldırı sebebiyle açılan manevi tazminat davalarında mahkeme kararları kesinleşmeden kazanılan tutarın tahsil etmek amacıyla icraya başvurulabileceğine hükmetti.

Yazı Boyutu : A A A A

Bir genç, kişilik haklarına saldırdığını öne sürdüğü boşandığı eşi hakkında manevi tazminat davası açtı. Mahkeme, davalı kocayı tazminat ödemeye mahkum etti. Davalı koca, kararı temyiz için Yargıtay'a taşırken davacı genç kadın, tazminat tutarını tahsil etmek için İcra Müdürlüğü'ne başvurdu. Bunun üzerine harekete geçen borçlu davalı, İcra Mahkemesi'ne başvurarak; kişiler hukuku, aile hukuku ve taşınmaz mal ile ilgili ayni haklara ilişkin kararların kesinleşmedikçe takibe konulamayacağını, takibe konu kararın kişilik haklarının zedelenmesi sebebiyle manevi tazminata ilişkin olduğunu belirterek takibin iptalini talep etti. Mahkeme, davalının takibe koyduğu alacak, şahsın hukukuna ilişkin manevi tazminat alacağı olduğu ve kesinleşmeden takibe konamayacağı gerekçesi ile davanın kabulüne hükmetti. Kararı alacaklı temyiz edince devreye Yargıtay 12. Hukuk Dairesi girdi.


Daire; manevi tazminat davalarında tazminat tutarının tahsil edilmesi için kararın kesinleşmesinin beklenmeyeceğine hükmetti. Kararda şöyle denildi: “Türk Borçlar Kanunu'nda kişilik hakkının zedelenmesinden zarar gören, uğradığı manevi zarara karşılık manevi tazminat adı altında bir miktar para ödenmesini isteyebilir. Hâkim, bu tazminatın ödenmesi yerine, diğer bir giderim biçimi kararlaştırabilir veya bu tazminata ekleyebilir; özellikle saldırıyı kınayan bir karar verebilir ve bu kararın yayımlanmasına hükmedebilir. Somut olayda takibin dayanağı olan ilam, sonuçları itibariyle ancak tarafların mal varlığını etkileyebilen, edaya ilişkin ilamlardır. Bu nitelikleri itibariyle de kesinleşmeden icraya konulmaları mümkündür. O halde mahkemece şikayetin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. Kararın bozulmasına oy birliği ile hükmedilmiştir."

Süleyman Aydın

Anahtar Kelimeler:

Yorumlar
Yorumlarınızı yazmak için tıklayın>>
Bu haber için henüz yorum yapılmamış.
Bu Kategorideki Diğer Haberler
İktibas Yazarlar

Namaz Vakitleri
İnsan Kaynakları
Şirket Kültürü
Kişisel Gelişim
Liderlik
İş Yönetimi
En Çok Okunanlar
En Çok Yorumlananlar
Künye | Bize Ulaşın | Gizlilik İlkeleri
Copyright ©2012 yonetimhaber.com | | info@yonetimhaber.com
Siteden yararlanırken gizlilik ilkelerini okumanızı tavsiye ederiz © 2011-2012, Tüm Hakları Saklıdır.